30 Ekim 2009 Cuma

Mevlana Müzesi

Resim:Mevlana müzesi giris.JPG|thumb|250px|Mevlana Müzesi girişi. Kapının üstündeki tabloda eski yazıyla "Ya Hazreti Mevlana" yazıyor

Mevlana Müzesi hakkında ansiklopedik bilgi
thumb|250px|Mevlana Müzesi girişi. Kapının üstündeki tabloda eski yazıyla "Ya Hazreti Mevlana" yazıyor Mevlana Müzesi, eskiden Mevlâna'nın dergâhı olan yapı kompleksinde, 1926 yılından beri faaliyet gösteren müzedir. "Mevlana Türbesi" olarak da anılır. "Kubbe-i Hadra" (Yeşil Kubbe) denilen Mevlana'nın türbesi dört fil ayağı (kalın sütun) üzerine yapılmıştır. O günden sonra yapı faaliyetler hiç bitmemiş, 19. yüzyılın sonuna kadar yapılan eklemelerle devam etmiştir. Osmanlı sultanlarının bir kısmının Mevlevi tarikatından olması Türbe'ye özel bir önem verilmesini ve iyi korunmasını sağlamıştır. Müze alanı bahçesi ile birlikte 6.500 m² iken, yeri istimlak edilerek Gül Bahçesi olarak düzenlenen bölümlerle birlikte 18.000 m²ye ulaşmıştır. Bağlı bulunduğu Kültür Bakanlığı'na en çok gelir getiren ikinci müzedir. (Birinci Topkapı Sarayı müzesi.) Yabancı turistlerin giriş için yerlilerden daha fazla ücret ödemesi özellikle Mevlana'nın mesajı gözönüne alındığında tepki toplamaktadır. Mevlana hakkında menkıbelerin anlatıldığı Ahmed Eflaki'nin kitabı "Arifler'in Menkıbeleri"nde{{ref|1}} Mevlana'nın babası için türbe yaptırmak isteyen devrin sultanına "gök kubbeden daha görkemlisini yapamayacağınıza göre zahmet etmeyin" dediği rivayeti yer alır. Türbe, Mevlana'nın ölümünden sonra inşa edilmiştir. Halk arasında Mevlana Türbesini ziyaret etmenin "yarım hacılık" payesi kazandırdığı yönünde bir inanca rastlanmaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder